be quickly

listen to the pronunciation of be quickly
Englisch - Türkisch

Definition von be quickly im Englisch Türkisch wörterbuch

quickly
çabucak

Çabucak aşağıya gelip gelemiyeceğini içhaberleşmede ona sorduk. - We asked him on the interphone if he could come downstairs quickly.

Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir. - Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly.

quickly
hızla

O hızla merdivenlerden yukarı gitti. - She quickly went up the stairs.

Tartışma hızla kontrolden çıktı. - The argument quickly got out of control.

quickly
süratle
quickly
hızlıca

Hastalığın hızlıca yayılmasını önlemek kolay bir görev değildi. - To prevent the disease from spreading quickly was not an easy task.

Aradığı kelimeyi bulmak için sayfayı hızlıca taradı. - He quickly scanned the page for the word he was looking for.

quickly
tez
quickly
aceleyle

Her neyse, Ozawa aceleyle yağmurluğunu çıkardı ve hızlı bir şekilde çıplak kızın omuzlarına koydu. - At any rate, Ozawa hurriedly took off his raincoat and quickly put it on the naked girl's shoulders.

quickly
şipşak
quickly
çabuk

Bakım onu çabuk yaşlandırdı. - Care aged him quickly.

Lütfen mümkün olduğunca çabuk eve gel. - Please come home as quickly as possible.

quickly
acele

Her neyse, Ozawa aceleyle yağmurluğunu çıkardı ve hızlı bir şekilde çıplak kızın omuzlarına koydu. - At any rate, Ozawa hurriedly took off his raincoat and quickly put it on the naked girl's shoulders.

Biz hepimiz öleceğiz, bazılarımız çabucak, diğerleri acele etmeyecek. - We will all die, some quickly, others will take their time.

quickly
yel gibi
quickly
şıp diye
quickly
hızlı şekilde

Bu oldukça hızlı şekilde olacak. - It'll happen quite quickly.

Ses çok hızlı şekilde hareket eder. - Sound travels very quickly.

quickly
hızlı

Sadako uykuya dalmadan önce hızlı bir şekilde kağıdı katlamayı denedi. - Quickly Sadako tried to fold the paper before she fell asleep.

Bu araştırma hızlı bir şekilde bitiremeyecek kadar çok uzun. - This survey is too long to finish quickly.

be quickly

    Silbentrennung

    be quick·ly

    Türkische aussprache

    bi kwîkli

    Aussprache

    /bē ˈkwəklē/ /biː ˈkwɪkliː/

    Videos

    ... to play with or against, as well as quickly find new ...
    ... these two together. CROWLEY: Quickly, Mr. President. ...
Favoriten