ansız

listen to the pronunciation of ansız
Türkisch - Englisch
illegitimate child, bastard
abrupt
sudden

When did I realize I was God? Well, I was praying and I suddenly realized I was talking to myself. - Tanrı olduğumu ne zaman fark ettim? Güzel, ben dua ediyordum ve ansızın kendi kendime konuştuğumu fark ettim.

Why did you suddenly leave yesterday afternoon? - Neden ansızın dün öğleden sonra gittin?

unlooked-for
Türkisch - Türkisch
Anlayışsız, akılsız
Gayrımeşru çocuk
Ansızın
Meşru olmayan çocuk