Kırık bir çenesi var ve birkaç dişini kaybetti.
 - He got a broken jaw and lost some teeth.
Annem bana birkaç yeni giysi yaptı.
 - My mother made some new clothes.
Biraz vücut losyonuna ihtiyacım var.
 - I need some body lotion.
Biraz kahve ister misin?
 - Would you like some coffee?
Bazı öğrenciler otobüsle gitti, diğerleri de yürüyerek gitti.
 - Some of the students went by bus, and others on foot.
Bazı tilkilerin bu dağda yaşadığını biliyor muydun?
 - Did you know that some foxes lived on this mountain?
Kimisi yürüyerek, diğerleri de bisikletle gitti.
 - Some went on foot, and others by bicycle.
Tom bazı çok iyi sorular sordu.
 - Tom asked some very good questions.
Denemenin birkaç hatası var fakat bir bütün olarak çok iyi.
 - Your essay has some mistakes, but as a whole it is very good.
Bu sabah hava bir parça soğuk geliyor.
 - The air feels somewhat cold this morning.
Tom bir parça müzisyen.
 - Tom is something of a musician.
Yaklaşık üç saat önce berbat bir şey oldu.
 - Something horrible happened about three hours ago.
Burası yaklaşık 500 yıl önce yapıldı.
 - This was built some 500 years ago.
Yasal harcamalar, aşağı yukarı, ona 9.000 sterline mal oldu.
 - The legal costs set him back something in the order of £9,000.
Sami aşağı yukarı yüz tane kadın kaçırdı.
 - Sami kidnapped something like a hundred women.
Bu evle ilgili acayip bir şey var.
 - There's something strange about this house.
O dini mezhebin bazı acayip fikirleri var.
 - That religious cult has got some pretty off the wall ideas.
Tom'un kesinlikle bazı oldukça eski-moda fikirleri var.
 - Tom certainly has some pretty old-fashioned ideas.
Mikroskop altında, bazı virüsler oldukça güzel görünür.
 - Under a microscope, some viruses appear quite beautiful.
İngiliz önerisinin bazı bölümleri kabul edilemez görünüyor.
 - Some parts of the British proposal seem unacceptable.
Would you like some water?.