a young person of either sex; a child

listen to the pronunciation of a young person of either sex; a child
Englisch - Türkisch

Definition von a young person of either sex; a child im Englisch Türkisch wörterbuch

girl
kız

Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor. - Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.

Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum. - I sometimes wonder if I am a girl.

girl
kadın

Küçük kız güzel bir kadın oldu. - The little girl grew into a beautiful woman.

Bu kız bir kadın oldu. - This girl has become a woman.

girl
sevgili

Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim. - To tell the truth, she is my girlfriend.

Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir. - Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.

girl
kadın işçi
girl
bayan dost
girl
girl scout kız izci
girl
{i} k.dili. kız arkadaş
girl
{i} kız arkadaş

Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta. - Tom and his girlfriend are in the same class.

Kız arkadaşına doğru koştum. - I ran into your girlfriend.

girl
{i} hizmetçi kız
girl
girl friend yakın kız arkadaş
girl
girlhoodkızlık çagı
Englisch - Englisch
girl
a young person of either sex; a child
Favoriten