a sudden unexpected event

listen to the pronunciation of a sudden unexpected event
Englisch - Türkisch

Definition von a sudden unexpected event im Englisch Türkisch wörterbuch

surprise
sürpriz

O, gerçeği öğrendiğinde, ona büyük sürpriz oldu. - Great was her surprise when she knew the fact.

Seni burada görmek ne hoş sürpriz! - What a pleasant surprise to see you here!

surprise
şaşkınlık

Mary şaşkınlıkla ona baktı. - Mary stared back at him in surprise.

Depremin ardından, insanlar şaşkınlıkla yerdeki derin çukura baktılar. - After the earthquake, people stared into the deep hole in the ground in surprise.

surprise
şaşkınlık uyandırmak
surprise
hayret uyandırmak
surprise
birini şaşırtmak
surprise
bir yere baskın yapmak
surprise
birini gafil avlamak
surprise
{f} hayret ettirmek
surprise
baskın yapmak
surprise
beklenmedik anda yakalamak
surprise
{i} baskın

Ordumuz kırallığa baskın yaptı. - Our army took the kingdom by surprise.

surprise
{f} oyuna getirmek
surprise
{f} (birine) sürpriz yapmak; (birini) şaşırtmak
surprise
(isim) sürpriz, baskın, hayret, şaşkınlık
surprise
beklenmedik

Ne beklenmedik bir sürpriz! - What an unexpected surprise!

Bu beklenmedik bir sürpriz. - This is an unexpected surprise.

surprise
birden karşısına çıkarmak
surprise
surprise package içinden umulmadı
surprise
{i} sürpriz; şaşkınlık; hayret
surprise
{f} sürpriz yapmak

Ona doğum gününde bir sürpriz yapmak için, ben harika bir pasta hazırladım. - In order to give him a surprise on his birthday, I prepared a fantastic cake.

Ona sürpriz yapmak istedim. - I wanted to surprise her.

Englisch - Englisch
surprise
a sudden unexpected event

    Silbentrennung

    a sud·den un·ex·pec·ted e·vent

    Türkische aussprache

    ı sʌdın ʌnîkspektîd ivent

    Aussprache

    /ə ˈsədən ˌənəkˈspektəd ēˈvent/ /ə ˈsʌdən ˌʌnɪkˈspɛktɪd iːˈvɛnt/
Favoriten