Tom bana bir sihirbazlık numarası gösterdi.
- Tom showed me a magic trick.
Gerçek bir canlı sihirbazlık gösterisi izlemek ister misin?
- Do you wanna see a real live magic show?
S.Jobs Disney'e büyüyü geri getirebilir mi?
- Can S. Jobs bring back the magic to Disney?
Büyücünün hileleri bizi şaşırttı.
- The magician's tricks surprised us.
Bir sihirbaz olmak istiyorum.
- I want to be a magician.
Keşke sihir kullanabilsem.
- I wish I could use magic.
Tom ve Mary birlikte Pulpit Rock'tan paraşütle atladılar. Kısa ama büyülü bir deneyimdi.
- Tom and Mary have jumped together from Pulpit Rock with a parachute. It was a short but magical experience.
Narnia'nın büyülü dünyasına hoş geldiniz.
- Welcome to the magical world of Narnia.
Geçmişte insanlar sihirli güçler kazanmak için kendilerini şeytana satarlardı. Şimdilerde bu güçleri bilimden kazanıyorlar ve kendilerini şeytanlaşmak zorunda buluyorlar.
- In former days, men sold themselves to the Devil to acquire magical powers. Nowadays they acquire those powers from science, and find themselves compelled to become devils.
Çocuk bir sürü sihirli numaralar biliyor.
- The boy knows many magic tricks.