daha uzun

listen to the pronunciation of daha uzun
Türkçe - İngilizce
lengthier
{f} taller

You are taller than she. - Siz ondan daha uzun boylusunuz.

Bilal is taller than Karam. - Bilal Karam'dan daha uzundur.

longer

I want to stay here longer. - Burada daha uzun kalmak istiyorum.

Dying is nothing. So start with living, it's less funny and it lasts longer. - Ölüm hiçbir şey. Bu yüzden yaşamla başla, daha az komik ve daha uzun sürer.

daha uzun yaşamak
outlive
daha uzun bir şeyleriniz var mı
Do you have anything longer
daha uzun dayanmak
outwear
daha uzun menzilli olmak
outrange
daha uzun yaşama
survival
daha uzun yaşamak
outlast
daha uzun yaşamak
survive
daha uzun ömürlü olmak
stand through
daha uzun