as much as the hand will grasp or contain

listen to the pronunciation of as much as the hand will grasp or contain
İngilizce - Türkçe

as much as the hand will grasp or contain teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

handful
yaramaz çocuk/avuç
handful
{i} k.dili. idare edilmesi zor biri; ele avuca sığmaz çocuk
as much as
olduğu kadar

Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk. - We learned as much as possible about their culture before visiting them.

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
as much as
kadar

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

handful
ele avuca sığmaz

O biraz ele avuca sığmaz biri. - She's a bit of a handful.

handful
az sayıda (insan)
handful
bir avuç

Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor. - Only a handful of people know the fact.

Tom bir avuç dolusu kuru üzüm yedi. - Tom ate a handful of raisins.

handful
yaramaz
as much as
kadar çok

Tom beni otuz dolara istediğin kadar çok yiyebileceğin bir restorana götürdü. - Tom took me to a restaurant where you can eat as much as you want for thirty dollars.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

as much as
aynı
as much as
bile
handful
{i} avuç

Tom cebine uzandı ve bir avuç dolusu bozuk para çıkardı. - Tom reached into his pocket and pulled out a handful of coins.

Tom eğildi ve bir avuç dolusu kum aldı. - Tom bent down and picked up a handful of sand.

handful
{i} başa çıkılması zor kimse
handful
{i} avuç dolusu

Tom cebine uzandı ve bir avuç dolusu bozuk para çıkardı. - Tom reached into his pocket and pulled out a handful of coins.

Tom eğildi ve bir avuç dolusu kum aldı. - Tom bent down and picked up a handful of sand.

handful
{i} az miktar
handful
{i} ele avuca sığmayan tip
İngilizce - İngilizce
handful
as much as
to the same extent; up to the desired amount
as much as the hand will grasp or contain

    Heceleme

    as much as the Hand will grasp or con·tain

    Türkçe nasıl söylenir

    äz mʌç äz dhi händ wıl gräsp ır kınteyn

    Telaffuz

    /ˈaz ˈməʧ ˈaz ᴛʜē ˈhand wəl ˈgrasp ər kənˈtān/ /ˈæz ˈmʌʧ ˈæz ðiː ˈhænd wəl ˈɡræsp ɜr kənˈteɪn/