In the summer it's very hot in southern Spain.
- Yazın, güney İspanya'da hava çok sıcaktır.
Don't use all the hot water.
- Sıcak suyun tümünü kullanma.
It's very warm. Shall I turn on the air conditioner?
- Burası çok sıcak. Klimayı açayım mı?
These flowers grow in warm countries.
- Bu çiçekler sıcak ülkelerde yetişir.
It is warmer today than yesterday.
- Bugün dünden daha sıcak.
It has become much warmer.
- Hava çok daha sıcak oldu.
Tom is friendly to everyone.
- Tom herkese karşı sıcak.
It was a warm, friendly meeting.
- O sıcak, samimi bir toplantı oldu.
Have you ever ridden in a hot air balloon?
- Sen hiç sıcak hava balonuna bindin mi?
Have you ever been up in a hot air balloon?
- Hiç sıcak hava balonunda bulundunuz mu?
Tom lost his appetite due to the heat wave.
- Tom sıcak hava dalgası nedeniyle iştahını kaybetti.
We're in the second week of an unrelenting heat wave.
- Biz amansız bir sıcak hava dalgasının ikinci haftasındayız.
Tom turned on the hot water tap.
- Tom sıcak su musluğunu açtı.
Tom used up all the hot water.
- Tom bütün sıcak suyu tüketti.
You should put on a warm pair of socks.
- Sıcak tutan bir çift çorap giymelisin.
I'm wearing a warm pair of socks.
- Sıcak tutan bir çift çorap giyiyorum.
It was very sultry that night.
- O gece hava çok sıcak ve nemliydi.