having an affair with someone

listen to the pronunciation of having an affair with someone
الإنجليزية - التركية

تعريف having an affair with someone في الإنجليزية التركية القاموس.

involved
{s} ilişkili

Neyin ilişkili olduğunu biliyorum. - I know what's involved.

Genellikle doğrudan ilişkili değildi. - He usually was not involved directly.

involved
{s} karışmış

Tom'un olanlara karışmış olabileceğini düşünüyorum. - I think Tom might be involved in what happened.

Ben buna karışmış olamam. - I can't be involved in this.

involved
{s} karışık

Bu karışıklığa karışmamı asla istememiştim. - I never wanted you to get involved in this mess.

involved
çatak
involved
anlaşılmaz
involved
karmaşık
involved
{f} içer
involved
(with ile) (kişisel ya da cinsel yönden) yakın
having an affair
bir ilişkiniz
having an affair
kaçamak yapmak

evlilik dışı ilişki.

involved
içer(mek)
involved
(Mimarlık) burgaç
involved
{s} bulaşmış
involved
{s} kapılmış
involved
{s} dalmış
involved
{s} ilgili

İlgili risklerin farkındayım. - I'm aware of the risks involved.

Bu işlemle ilgili önemli ölçüde bürokrasi vardır. - There's a lot of red tape involved in this procedure.

involved
{s} kapsayan
involved
kolayca anlaşılamayan
involved
x içer/gerektir/karıştır
الإنجليزية - الإنجليزية
involved
having an affair with someone

    الواصلة

    ha·ving an af·fair with some·one

    التركية النطق

    hävîng ın ıfer wîdh sʌmwʌn

    النطق

    /ˈhavəɴɢ ən əˈfer wəᴛʜ ˈsəmˌwən/ /ˈhævɪŋ ən əˈfɛr wɪð ˈsʌmˌwʌn/
المفضلات