device for recording visual range on film

listen to the pronunciation of device for recording visual range on film
الإنجليزية - التركية

تعريف device for recording visual range on film في الإنجليزية التركية القاموس.

camera
{i} kamera

Babam, doğum günüm için bana bir kamera aldı. - My father bought me a camera for my birthday.

Bu kameralar Japonya'da üretilir. - These cameras are made in Japan.

camera
{i} fotoğraf makinesi

Tom fotoğraf makinesini benimki için ödediğimden daha azına satın aldı. - Tom bought his camera for less than I paid for mine.

Tom yeni bir fotoğraf makinesi aldı bu yüzden eski olanını sattı. - Tom bought a new camera so he sold his old one.

camera
fotograf makinesi
camera
fotoğraf makinası

Kızım için yeni bir fotoğraf makinası alacağım. - I'm going to buy a camera for my daughter.

Fotoğraf makinasına gülümseyin lütfen! - Smile at the camera, please!

camera
in camera gizli celsede
camera
fotoğraf makinesi/kamera
camera
{i} hakimin özel odası
camera
{i} mahrem
camera
cameraman kameraman
camera
(Tıp) Kamara
camera
(Anatomi) oda, kamara örn: camera oculi anterior
camera
{i} gizli

Polis, Tom'un oturma odasında bir gizli kamera buldu. - The police found a hidden camera in Tom's living room.

Tom bir gizli kamerayla Mary'yi izledi. - Tom followed Mary with a hidden camera.

الإنجليزية - الإنجليزية
camera
device for recording visual range on film

    الواصلة

    de·vice for re·cord·ing vi·su·al range on film

    التركية النطق

    dîvays fôr rıkôrdîng vîjıwıl reync ôn fîlm

    النطق

    /dəˈvīs ˈfôr rəˈkôrdəɴɢ ˈvəᴢʜəwəl ˈrānʤ ˈôn ˈfəlm/ /dɪˈvaɪs ˈfɔːr rəˈkɔːrdɪŋ ˈvɪʒəwəl ˈreɪnʤ ˈɔːn ˈfɪlm/
المفضلات