mahrem

listen to the pronunciation of mahrem
التركية - الإنجليزية
{s} confidential

This is extremely confidential. - Tom son derece mahrem.

Islamic law (person) so closely related by blood that marriage with him/her is forbidden
secluded
privy
secret
private

Hey, have you ever seen a guy's privates before? - Hey, sen hiç bir erkeğin mahrem yerlerini gördün mü?

hush hush
(man) who can enter the harem (owing to his being a close relation)
camera
private, intimate, confidential; confidant; within the relationships forbidden for marriage
confidential, private, intimate
close
confidant; confidante
closet
confidental
familiar
clandestine
mahrem yerleri
privates

Hey, have you ever seen a guy's privates before? - Hey, sen hiç bir erkeğin mahrem yerlerini gördün mü?

mahrem yerler
private parts, privates
mahrem yerleri
privy parts
mahrem yerleri
private parts
التركية - التركية
(Hukuk) Gizli, sır
(Osmanlı Dönemi) Gizli
(Osmanlı Dönemi) Nikâh düşmeyen, evlenilmesi haram olan yakın akraba. (Baba, dede, anne, nine, erkek ve kızkardeş, amca, dayı, hala ve teyzeler arasında bir neseb yakınlığı, bir ebedî mahremiyet vardır. Bunlar arasında nikâh asla caiz değildir.)
(Osmanlı Dönemi) Birisinin hususi hâllerine ait gizli sır
(Osmanlı Dönemi) Çok samimi ve içli-dışlı olan kimse
(Osmanlı Dönemi) Dince ve şer'an müsaade olunmayan
Sırdaş: "Az vakitte mahremlerimden biri oldu."- H. R. Gürpınar
Başkalarına söylenmeyen, gizli
Kenarında kırmızı bir damga: Mahrem."- R. H. Karay
Sırdaş
Yakın akrabadan olduğu için nikâh düşmeyen
Başkalarına söylenmeyen, gizli: "Müdür, dosyadan başka bir rapor çıkardı
mahrem
المفضلات