capacious; large; comprehensive

listen to the pronunciation of capacious; large; comprehensive
الإنجليزية - التركية

تعريف capacious; large; comprehensive في الإنجليزية التركية القاموس.

capable
eğilimli
capable
meyilli
capable
gücü yeter
capable
yaman
capable
-e açık
capable
yatkın
capable
yetenekli

Yetenekli dedektif trajedinin nedenini araştırmak üzere atanmıştır. - The capable detective was assigned to investigate the cause of the tragedy.

Tom, çok yetenekli bir öğretmen. - Tom is a very capable teacher.

capable
{s} becerikli

Tom ve Meryem dürüst ve becerikli bir boyacı buldukları için çok memnun. - Tom and Mary are so delighted that they found an honest and capable painter.

capable
{s} kabiliyetli
capable
(Mukavele) yetenekli, muktedir, ehliyetli
capable
yatkın/yetenekli
capable
{s} ehliyetli
capable
cspableness muktedir olma
capable
{s} duyarlı
capable
{s} etki altında kalabilen
capable
{s} kapasiteye sahip
الإنجليزية - الإنجليزية
capable
capacious; large; comprehensive
المفضلات