bayanlar

listen to the pronunciation of bayanlar
التركية - الإنجليزية
Women

There are very beautiful women. - Çok güzel bayanlar var.

The 2011 Women's Soccer World Cup will end in Frankfurt, Germany. - 2011 Bayanlar Futbol Dünya Kupası, Almanya'nın Frankfurt şehrinde sona erecek.

mesdames
respectful title used when addressing a married women (French)
ladies

Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed. - Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.

Where is the ladies' room? - Bayanların odası nerede?

womens
bayan
lady

Michael is a man's name but Michelle is a lady's name. - Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.

The lady is now drinking water. - Bayan şimdi su içiyor.

bayanlar baylar
(ve) ladies and gentleman
bayanlar takımı
women's team
bayanlar tuvaleti
powder room
bayan
madam

She is another Madame Curie. - O başka bir Bayan Curie.

I'm sorry, madam. There must be some mistake. - Üzgünüm bayan. Bir hata olmalı.

bayan
woman

I will marry a beautiful Estonian woman. - Güzel bir Estonyalı bayanla evleneceğim.

I am married to a Polish woman. - Polonyalı bir bayanla evlendim.

bayan
mistress
bayan
female

I don't understand why a video of two female singers kissing is getting so much attention. - Öpüşen iki bayan şarkıcının bir videosunun neden bu kadar ilgi çektiğini anlamıyorum.

Since 1990, eleven female students received the award. - 1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.

bayan
ma'am
bayan
wife

Mrs. Davis was anything but a perfect wife. - Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.

An ugly wife is a good fence around the garden. - Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.

Bayan
signorina
bayan
mrs
bayan
dona
bayan
miss

Do you know how old Miss Nakano is? - Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?

Miss Thomas teaches us history. - Bayan Thomas bize tarih öğretiyor.

bayan
missy
Bayan
Miss; Mrs.; Ms
Bayan
senora
Bayan
ms
Bayan
fraulein
Bayan
senorita
Bayan
signora
bayan
dame
bayan
Mrs., Miss, Ms.; lady, madame, ma'am
bayan
of or pertaining to a lady
bayan
madame

She is another Madame Curie. - O başka bir Bayan Curie.

bayan
lady's

Michael is a man's name but Michelle is a lady's name. - Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.

The lady's behaviour was always dignified. - Bayanın davranışı her zaman onurluydu.

bayan
Mrs.; Ms
bayan
missis
bayan
lader
genç bayanlar
mesdemoiselles
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف bayanlar في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

bayan
A type of chromatic button accordion developed in Russia in the early 20th century and named after 11th-century bard Boyan
bayan
{i} button accordion
التركية - التركية