Television gets us stupid. Televizyon bizi aptallaştırıyor.
His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
 - Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
He's always asking silly questions.
 - O her zaman aptal sorular soruyor.
It is stupid of you to believe in him.
 - Ona inanman aptallıktır.
Everything too stupid to say is sung.
 - Söylenemeyecek kadar aptalca olan her şey söylenir.
It's foolish taking a taxi when you can easily walk to the station.
 - İstasyona kolayca yürüyebilirken bir taksiye binmek aptalca.
You've acted foolishly and you will pay for it.
 - Aptalca davrandın,bunun hesabını ödeyeceksin.
A fool and his money are soon parted.
 - Aptal parasının kıymetini bilmez.
Don't call that student a fool.
 - O öğrenciye aptal deme.
I thought you were a dummy.
 - Ben senin bir aptal olduğunu düşünüyordum.
You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
 - Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
His boyfriend is an idiot.
 - Onun erkek arkadaşı aptal.
You're not an innocent girl, are you?
 - Sen aptal bir kız değilsin, değil mi?
Not all blondes are dumb.
 - Tüm sarışınlar aptal değildir.
He is the dumbest kid in the class.
 - Sınıfta en aptal çocuktur.
Tom looks really goofy today.
 - Tom bugün gerçekten aptal görünüyor.
Tom does do some goofy things.
 - Tom bazı aptalca şeyler yapıyor.
This imbecile has sharp teeth.
 - Bu aptalın keskin dişleri var.
It's better to be alone than with some dumbass by your side.
 - Yalnız olmak yanında birkaç aptalla birlikte olmaktan daha iyidir.
What do you say we ditch this bozo and have some fun?
 - Bu aptaldan kurtulup biraz eğlenmeye ne dersiniz?
He's a twat. I can't listen to his nonsense anymore.
 - O bir aptal. Onun saçmalıklarını artık dinleyemem.
Tom is by no means unintelligent. He is just lazy.
 - Tom asla aptal değildir, O sadece tembeldir.
Get your ass over here, you idiot!
 - Çabuk buraya gel, seni aptal!
That was a crazy thing to do.
 - O yapmak için aptalca bir şeydi.
If my parents find out you came over, they could do something crazy.
 - Ebeveynlerim geldiğini öğrenirlerse aptalca bir şey yapabilirler.
The people all praised the emperor's clothes without telling him the truth so as not to seem stupid, until a little boy said, The emperor is naked!
 - İnsanların hepsi küçük bir çocuk İmparator çıplak! deyinceye kadar aptal görünmemek için ona gerçeği söylemeden imparatorun giysilerini övdü.
Is it hard to fool you?
 - Seni aptal yerine koymak zor mu?
Worse than a simple fool is a fool believing himself intelligent.
 - Kendini zeki sanan bir aptal, basit bir aptaldan daha kötüdür.
I am not so simple as to believe that.
 - Ona inanacak kadar aptal değilim.
Tom does do some goofy things.
 - Tom bazı aptalca şeyler yapıyor.
Tom looks really goofy today.
 - Tom bugün gerçekten aptal görünüyor.
It's the most idiotic thing I've seen in my life.
 - Bu, hayatımda gördüğüm en aptalca şey.
Internet comments are generally idiotic.
 - İnternet yorumları genellikle aptalca.
Tom called me a stupid jerk.
 - Tom bana aptal pislik derdi.
Tom is obviously a jerk.
 - Tom açıkçası bir aptal.