açıklayan

listen to the pronunciation of açıklayan
التركية - الإنجليزية
declaratory
defining
expository
discloser
explaining to
expositor
açıklayan kimse
expositor
açıkla
explain

He explained the literal meaning of the phrase. - O, ifadenin tam anlamını açıkladı.

Nobody could explain how the thing was made. - Kimse eşyanın nasıl yapıldığını açıklayamadı.

açıkla
{f} explained

He explained later how he made this decision. - Bu kararı nasıl verdiğini daha sonra açıkladı.

Thunder has been explained scientifically, and people no longer believe it is a sign that the gods are angry with them, so thunder, too, is a little less frightening. - Gök gürültüsü bilimsel olarak açıklanmıştır, ve insanlar onun tanrıların insanlara kızgın olduğunun bir işareti olduğuna artık inanmıyorlar, bu yüzden gök gürültüsü de biraz daha az korkutucudur.

gerçekleri açıklayan kitap
expose
açıkla
{f} explaining

Sorry, I'm bad at explaining. - Kusura bakma, açıklama yapma konusunda kötüyüm.

I think your problem is that you don't listen carefully when people are explaining things. - Bence senin sorunun insanlar bir şeyler açıklarken dikkatlice dinlememen.

açıkla
{f} expounded
açıkla
got across
açıkla
{f} professing
açıkla
profess

Professors should explain everything in detail, not be succinct and always tell students to go home and read their books. - Profesörler, her şeyi detaylı bir şekilde açıklamalılar, kısa ve öz olmamalılar ve her zaman öğrencilere eve gitmelerini ve kitaplarını okumalarını söylemeliler.

For a professional, he gave a poor account of himself in today's game. - Bir profesyonele göre, bugünkü oyunda kendisiyle ilgili garip bir açıklama yaptı.

açıkla
elucidate
açıkla
expound
açıkla
{f} paraphrase

I don't understand this word. Could you paraphrase it? - Bu sözcüğü anlamıyorum. Onu açıklayabilir misin?

açıkla
{f} professed
açıkla
get across
açıkla
{f} expounding
açıkla
spit it out !
açıkla
speak
açıkla
say what you have to say!
açıkla
justify
açıkla
justified
açıkla
premises
açıkla
premise
açıkla
spit it out
dini sırları açıklayan kimse
mystagogue
kendini açıklayan
self-explanatory
kirli çamaşırları açıklayan makale
expose
kitap baskı özelliklerini açıklayan yazı
colophon
oyundaki olayları arada açıklayan kişi
chorus
seçim sonuçlarını açıklayan yetkili
returning officer
التركية - التركية
Açıklamalar sonucunda elde edilen kavram
açıklayan
المفضلات