الإنجليزية - التركية
تعريف to face down في الإنجليزية التركية القاموس.
- prone
- {s} yatkın
Bir araştırmaya göre, büyük kadınlar ikizleri olmaya daha yatkındır.
-According to a study, big women are more prone to have twins.
- prone
- {s} meyilli
Tom mübalağa etmeye meyillidir.
-Tom's prone to exaggeration.
- face down
- (Fiili Deyim ) yüzükoyun olmak yada yatmak
- prone
- {s} eğimli
- face down
- yüzükoyun
Tom bir halı üzerinde yüzükoyun uzanıyor.
-Tom is lying face down on a rug.
Sami yüzükoyun yatıyordu.
-Sami was lying face down.
- face down
- karşısındakini sindirmek
- face down
- yüzüstü
Sami yüzüstü yatıyordu.
-Sami was lying face down.
- face down
- (Konuşma Dili) yenmek
- face down
- ters
Tom kartı ters çevirerek masaya koydu.
-Tom put the card face down on the table.
- face down
- arka yüz
- face down
- (Konuşma Dili) sindirmek
- prone
- kabiliyetli
- prone
- baş aşağı
- prone
- mütevazı
- prone
- -e dayanıksız
- prone
- eğilimli
O öfkeye eğilimliydi.
-He was prone to anger.
Tom abartmaya eğilimlidir.
-Tom's prone to exaggeration.
- face down
- (karşısındakini) sindirmek
- prone
- (Tıp) Yüzü koyun yatmış
- prone
- {s} yüzükoyun
- prone
- {s} yokuş aşağı
- prone
- yokuşaşağı
- prone
- {s} başaşağı
- prone
- {s} yüzükoyun yatmış
- prone
- (Tıp) El ayası aşağı dönük olan
- prone
- (Biyoloji) pron
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف to face down في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- prone
- Dealt cards that are not visible to other players
- with the front of the head lying towards/on the floor, with the front or marked surface pointing towards the floor
- If you face someone down, you oppose them or defeat them by being confident and looking at them boldly. He's confronted crowds before and faced them down
to face down
الواصلة
to face Downالتركية النطق
tı feys daunالنطق
/tə ˈfās ˈdoun/ /tə ˈfeɪs ˈdaʊn/
Resimler
فيديوهات
... face-down underwater shrapnel in his brain ...
السابق
المفضلات