an intersection between two tracks on the same level

listen to the pronunciation of an intersection between two tracks on the same level
İngilizce - Türkçe

an intersection between two tracks on the same level teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

crossing
{i} yaya geçidi

Dün bu yaya geçidinde bir yayaya kamyon çarptı. - Yesterday a pedestrian was run over by a truck at this pedestrian crossing.

Tom yaya geçidi üzerindeyken ona bir araba çarptı. - Tom was struck by a car on the pedestrian crossing.

crossing
{i} deniz yolculuğu
crossing
kesişerek
crossing
kesişme
crossing
üzerinden geçme
crossing
(Biyoloji) melezleme
crossing
geçiş

Onun caddeyi geçişini gördüm. - I saw her crossing the street.

Sınır geçişi insanlarla doluydu, onların çoğu mültecilerdi. - The border crossing was crowded with people, many of whom were refugees.

crossing
{i} dörtyol ağzı
crossing
(iki yolun/nehrin/vb.) birleştiği yer
crossing
geçit

Bu otobüs bütün demiryolu geçitlerinde durur. - This bus stops at all railway crossings.

crossing
kavşak/deniz yolculuk
crossing
geçiş yeri
crossing
(Askeri) GEÇİŞ: Hava önlemesinde "... dan... a/e geçiyorum" anlamına gelen bir terim
crossing
{i} kesit
crossing
cross çaprazla/kesiş/geç
İngilizce - İngilizce
crossing
an intersection between two tracks on the same level

    Heceleme

    an in·ter·sec·tion be·tween two tracks on the same lev·el

    Türkçe nasıl söylenir

    ın întırsekşın bitwin tu träks ôn dhi seym levıl

    Telaffuz

    /ən ˌəntərˈseksʜən bēˈtwēn ˈto͞o ˈtraks ˈôn ᴛʜē ˈsām ˈlevəl/ /ən ˌɪntɜrˈsɛkʃən biːˈtwiːn ˈtuː ˈtræks ˈɔːn ðiː ˈseɪm ˈlɛvəl/