an exaggerated opinion of oneself

listen to the pronunciation of an exaggerated opinion of oneself
İngilizce - Türkçe

an exaggerated opinion of oneself teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

conceit
kibir

Tom kibirli, değil mi? - Tom is conceited, isn't he?

Tom'un kibirli olduğunu düşünüyorum. - I think Tom is conceited.

conceit
tafra
conceit
kendini beğenmiş

13 ile 19 yaşlar arasında sık sık görüldüğü gibi, o kendini beğenmiş. - As is often the case with 13 to 19 year olds, she's conceited.

Onun kendini beğenmiş tavrı beni deli ediyor. - His conceited attitude makes me mad.

conceit
kurum
conceit
özünü beğenmişlik
conceit
{i} şımarıklık
conceit
{i} kendini beğenme, kibir, gurur
conceit
self kendini beğenmişlik
conceit
{i} fikir
conceit
fantazi kavram
conceit
{i} düşünce

O herkesin ondan hoşlanmadığı düşüncesiyle çok dolu. - He is so full of conceit that everybody dislikes him.

conceit
{i} kendini beğenme
İngilizce - İngilizce
conceit
an exaggerated opinion of oneself

    Heceleme

    an ex·ag·ge·ra·ted o·pin·ion of one·self

    Türkçe nasıl söylenir

    ın îgzäcıreytıd ıpînyın ıv wʌnself

    Telaffuz

    /ən əgˈzaʤərˌātəd əˈpənyən əv ˌwənˈself/ /ən ɪɡˈzæʤɜrˌeɪtəd əˈpɪnjən əv ˌwʌnˈsɛlf/