acti̇vi̇ty teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- activity
- etkinlik
İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir.
- Exporting is a commercial activity which transcends borders.
O zamandan beri dini etkinliklerle uğraşıyor.
- He has engaged in religious activity since then.
- activity
- faaliyet
Televizyon izlemek pasif bir faaliyettir.
- Watching TV is a passive activity.
Okumak iyi bir faaliyettir.
- Reading is a good activity.
- activity
- {i} eylem
- activity
- işleklik
- activity
- hareket
- activity
- yapılan işler
- activity
- (Askeri) müdahele, hareket
- activity
- {i} hareket halinde olma
- activity
- kuvvet
- activity
- tez canlılık
- activity
- tetiklik
- activity
- (Sinema) etkenlik
- activity
- amel
- activity
- (Askeri) KURULUŞ: Belirli bir işlevi veya görevi yerine getiren bir birlik, teşkilat veya tesis. Ör., celp ve sevk merkezi, dağıtım merkezi, deniz üssü, tersane
- activity
- eyleyim
- activity
- etki
Favori yaz etkinliğin nedir?
- What's your favorite summer activity?
İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir.
- Exporting is a commercial activity which transcends borders.
- activity
- (Mukavele) faaliyet, iş kalemi, aktivite
- activity
- tesir
- activity
- faal oluş
- activity
- işlem
- activity
- {i} iş
Tatoeba, yalnızca imajını kötülemek ve faaliyetini aşağılamak isteyenleri işbirlikçi olarak kabul etmemeli.
- Tatoeba should not admit as collaborators those who only wish to denigrate its image and demean its activity.
Tom hiçbir beyin aktivitesi işareti göstermiyor.
- Tom is showing no signs of brain activity.
- activity description
- aktivite tanımı
- activity ratio
- aktivite oranı
- activity coefficient
- aktiflik katsayısı
- activity ratio
- işleklik oranı
- activity report
- faaliyet raporu
- account activity
- hesap hareketi
- activity based cost
- (Ekonomi) Etkinlik tabanlı maliyet
- activity displacement
- bir aktivitenin başka bir aktiviteyle yer değiştirmesi
- activity level
- aktivite düzeyi
- activity-based costing
- faaliyet tabanlı maliyetleme
- acceleration activity
- (Tekstil) hızlatma etkinliği
- activity cage
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik kafesi
- activity chart
- faaliyet çizelgesi
- activity counter
- Etkinlik Sayacı
- activity counter
- işleklik saya
- activity curve
- etkinlik eğrisi
- activity cycle
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik döngüsü
- activity drive
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik itkisi
- activity level
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik düzeyi
- activity level
- etkinlik seviyesi
- activity level
- (Ticaret) faaliyet seviyesi
- activity of the commission
- (Avrupa Birliği) Komisyon faaliyeti
- activity oriented
- (Dilbilim) etkinlik yöneltimli
- activity period
- faaliyet süresi
- activity planning
- (Politika, Siyaset) faaliyet planlaması
- activity pleasure
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik hazzı
- activity profile
- (Ticaret) faaliyet profili
- activity ratio
- Etkinlik Oranı
- activity subjects
- iştigal konuları
- activity teacher
- aktivite öğretmeni
- activity theory
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik teorisi
- activity therapy
- etkinlik tedavisi
- activity therapy
- (Pisikoloji, Ruhbilim) etkinlik terapisi
- activity work
- aktivite çalışması
- do an activity
- Bir etkinlik yapmak
- activities
- icraat
- activities
- faaliyetler
Tom'un faaliyetlerinin tamamen farkındayım.
- I am fully aware of Tom's activities.
Yasa dışı faaliyetlere karışmam.
- I don't engage in illegal activities.
- activities
- etkinlikler
Kendini birçok kültürel etkinliklere adadı.
- He devoted himself to many cultural activities.
Toplumsal etkinliklere katılır mısın?
- Do you take part in any community activities?
- agricultural activity
- (Ticaret) tarımsal faaliyet
- conduct an activity
- faaliyet yürütmek
- hands on activity
- (Bilgisayar) uygulamalı alıştırma
- human activity
- insan aktivitesi
- illegal activity
- yasadışı faaliyet
- improvement activity
- iyileştirme faliyeti
- improvement activity
- iyileştirme faaliyeti
- intrinsic activity
- (Tıp) intrensek aktivite
- join in an activity
- aktivitede bulunmak
- leisure activity
- boş vakit faaliyeti
- major activity
- (Askeri) ana faaliyet
- political activity
- siyasal faaliyet
- promotional activity
- (Ticaret) tutundurma faaliyeti
- subject of activity
- faaliyet konusu
- suspend the activity
- faaliyeti askıya almak
- business activity
- iş etkinliği
- capillary activity
- kılcal aktivite
- economic activity
- ekonomik faaliyet
- human activity
- çalışma
- optical activity
- ışıksal etkinlik
- optical activity
- optik etkinlik
- sexual activity
- cinsel faaliyet
- social activity
- sosyal aktivite
- spare time activity
- boş zaman uğraşısı
- subversive activity
- yıkıcı aktivite
- Activity
- aktivite
Tom hiçbir beyin aktivitesi işareti göstermiyor.
- Tom is showing no signs of brain activity.
Neden odun kesmekten büyük zevk alan bu kadar çok insan olduğunu biliyorum. Bu aktivitede sonuçları hemen anında görürsünüz. -- Albert EINSTEIN
- I know why there are so many people who love chopping wood. In this activity one immediately sees the results. -- Albert EINSTEIN
- activities
- aktiviteler
Okuldan sonra müfredat dışı aktivitelerimiz var.
- We have extracurricular activities after school.
O, hayvan cesetlerini parçalayarak incelemek ve geceleri sokaklarda insanları gizlice takip etmek gibi korkunç aktivitelerle uğraşmaktan hoşlanır.
- He enjoys engaging in macabre activities such as dissecting animal corpses and stalking people on the street at night.
- activity
- (Hukuk) faaliyet / etkinlik
- activity
- (Biyokimya) etkin olma
- activity
- aktiflik
- business activity statement
- faaliyet Açıklama
- commercial activity
- Ticârî faaliyet
- core activity profit
- ana faaliyet karı
- earthquake activity
- deprem aktivitesi
- earthquake, seismic activity
- deprem, sismik aktivite
- embark on an activity
- bir etkinlik atılmak
- extensive commercial activity
- geniş ticari faaliyeti
- extracurricular activity
- Okulda müfredat dışındaki eğitim faaliyeti
- field of activity
- iştigal sahası
- gainful activity
- kazançlı etkinlik
- hustle, activity
- hustle, aktivite
- illegal activity
- kanundışı etkinlik
- indoor activity
- Kapalı alanda yapılan faaliyet
- intense activity
- yoğun faaliyet
- leisure activity
- boş zaman etkinliği
- myogenic activity
- (Tıp, İlaç) Sınır sisteminden uyarı almadan kasılma faaliyeti
- optical activity
- optik etkinlik, isiksal etkinlik
- out of school activity
- okulu faaliyet
- over activity
- aktivite üzerinde
- paranormal activity
- Sıradışı psişik aktivite
- physical activity
- fiziksel aktivite
- producing activity or change
- aktivite veya değiştirme üreten
- residual activity
- artık aktiflik, artık etkinlik
- solar activity
- güneş etkinliği
- specific activity
- özgül etkinlik
- surface activity
- yüzey aktivitesi
- system activity
- sisteminin etkinliği
- AAFES Imprest Fund Activity
- (Askeri) Kara ve Hava Kuvvetleri Muhabere Hizmeti (AAFES) Nakit Fonu Faaliyeti
- Defense Distribution Mapping Activity
- (Askeri) Savunma Bakanlığı Dağıtım Haritalama Faaliyeti
- Department of Defense Activity Address Directory
- (Askeri) Savunma Bakanlığı İşlem Makamları Kataloğu
- Department of Defense activity address code
- (Askeri) Savunma Bakanlığı işlem makamları kodu
- Deputy Director for Administration (CIA); designated development activity
- (Askeri) İdare Başkanı Yardımcısı (CIA); tahsis edilmiş geliştirme faaliyeti
- Marine Corps Intelligence Activity
- (Askeri) Deniz Piyade İstihbarat Faaliyeti
- Wartime Aircraft Activity Report
- (Askeri) Harp Zamanı Uçak Faaliyet Raporu
- abyssal activity
- derin pirojenik etkinlik
- abyssal activity
- abisal etkinlik
- abyssal activity
- abisal aktivite
- activ
- (Anatomi) hareketli, faal, tesirli
- capillary activity
- kılcal etkinlik
- capillary activity
- kapiler aktivite
- class i activity
- (Askeri) 1 NCİ SINIF FAALİYET MERKEZİ: ABD Anayurt Ordu Komutanlığının emir ve komutası altındaki tesis
- class ii activity
- (Askeri) II NCİ SINIF FAALİYET MERKEZİ: ABD Anayurdu ordu komutanlığının emri altında bulunmayan ABD Anayurdu askeri faaliyet merkezi
- communication supplementary activity
- (Askeri) YARDIMCI MUHABERE FAALİYETİ
- crime activity
- suç faaliyeti
- criminal activity
- suç faaliyeti
- drug activity
- (Pisikoloji, Ruhbilim) ilaç etkinliği
- dummy activity
- (Ticaret) yapay faaliyet
- engineering field activity
- (Askeri) sahrada istihkam faaliyeti
- entertaining activity
- eğlenceli etkinlik
- eruptive activity
- (Coğrafya) eruptiv aktivite
- eruptive activity
- (Çevre) püskürme etkinliği
- explosion activity
- (Tıp) patlama aktivitesi
- feasible arrival date; force activity designator
- (Askeri) uygulanabilir varış tarihi; kuvvet faaliyet planlayıcısı
- field of activity
- faaliyet alanı
- fifth column activity
- (Askeri) beşinci kol faaliyeti
- freight consolidating activity
- (Askeri) YÜK TEVHİT NOKTASI: Bir kamyon veya vagon yükünden az miktarda malzeme sevkiyatını, gönderilecekleri nihai noktaya, bir yük dağıtım veya yük ayırım noktasına sevk için vagon veya kamyon yükü partiler halinde toplamak amacıyla teslim alan bir ulaştırma faaliyet merkezi. Ayrıca bakınız: "freight distributing activity"
- freight distributing activity
- (Askeri) YÜK DAĞITIM NOKTASI: Bir kamyon veya vagon yükünden az miktarda malzemeyi teslim alıp boşaltan ve münferit sevkiyatı nihai sevk noktasına gönderen bir ulaştırma faaliyet merkezi. Ayrıca bakınız: "freight consolidating activity"
- hawaiian activity
- havai benzeri püskürme
- hum with activity
- (fiil)zır vızır çalışmak, harıl harıl çalışmak
- hum with activity
- vızır vızır çalışmak
- hum with activity
- harıl harıl çalışmak
- hydrothermal activity
- sıcak su etkinliği
- hydrothermal activity
- hidrotermal aktivite
- hydrothermal activity
- hidrotermal etkinlik
- igneous activity
- (Coğrafya) magmatik etkinlik
- inhibitory activity
- (Tıp) engelleyici faaliyet
- interception activity
- dinleme etkinligi
- joint activity report
- (Askeri) müşterek faaliyet raporu
- joint communications security (COMSEC) monitor Activity
- (Askeri) müşterek muhabere güvenlik (COMSEC) izleme faaliyeti
- joint field activity
- (Askeri) müşterek sahra faaliyeti
- joint military postal activity; joint military satellite communications (MILSATC
- (Askeri) müşterek askeri posta faaliyeti; müşterek askeri uydu muhabere (MILSATCOM) paneli idarecisi
- joint munitions transportation coordinating activity
- (Askeri) müşterek mühimmat ulaştırma koordinasyon faaliyeti
- joint personnel training and tracking activity
- (Askeri) müşterek personel eğitim ve izleme faaliyeti
- land information warfare activity
- (Askeri) kara muharebe istihbarat faaliyeti
- level of activity
- (Avrupa Birliği) iş hacmi
- level of activity
- (Politika, Siyaset) faaliyet seviyesi
- major activity
- (Askeri) ANA FAALİYET: Kara ordusu menajman bünyesinin belli başlı bir görev tali bölümü. Her ana faaliyet; ayrı bir kara ordusu bütçe tahsisini ve harekat ve bakım bütçe tahsisinin ana bölümlerinden (bütçe programları veya bütçe tasarıları "budget projects") birini uygular
- military activity
- (Askeri) askeri hareketlilik
- military activity
- askeri faaliyet
- minor activity
- (Askeri) TALİ FAALİYET: Bir tesisin içinde veya dışında bulunabilen levazım askeri yiyecek mağazaları (sales commissaries) veya ordudonatım atölyeleri (ordnance shops) gibi, yaptığı iş bakımından, esas faaliyete kıyasla küçük olan faaliyetler
- naval information warfare activity
- (Askeri) deniz kuvvetleri bilgi harbi faaliyeti
- navigation activity plan
- (Askeri) sefer faaliyet planı
- nuclear activity
- (Nükleer Bilimler) nükleer aktivite
- organize an activity
- etkinlik düzenlemek
- pass time activity
- (Askeri) Vakit geçirme uğraşısı
- pelean activity
- pele örneği volkanik etkinlik
- pelean activity
- pele türü püskürme
- personnel information system (PERSINS) personel activity
- (Askeri) personel bilgi sistemi (PERSINS) personel faaliyeti
- phreatic activity
- freatik aktivite
- phreatomagmatic activity
- freatomagmatik aktivite
- plinian activity
- plinius benzeri püskürme
- port support activity
- (Askeri) liman destek faaliyeti
- predecessor activity
- öncül aktivite
- principal activity
- (Politika, Siyaset) asli faaliyet
- processing activity
- (Politika, Siyaset) işleme faaliyetleri
- procuring activity
- (Askeri) tedarik faaliyeti
- procuring activity
- (Askeri) TEDARİK BÜROSU: ABD de; teknik hizmetler ile ordu bölgeleri, Milli Muhafız Bürosu, Washington Askeri Bölgesi ve Denizaşırı Komutanlıklara şamil olmak üzere, ikmal maddelerinin satın alınmasını ve hizmetlerin sağlanmasını temin ve idare eden ve bunlara nezaretten sorumlu olan makam. Bak. "procurement agency"
- prospecting activity
- maden arama faaliyeti
- purchasing activity
- satın alma faaliyeti
- random activity
- (Pisikoloji, Ruhbilim) rastgele etkinlik
- recreation activity
- eğlence etkinlikleri
- saturation activity
- (Nükleer Bilimler) doyma aktivitesi,doymuş etkinlik
- scientific activity
- bilimsel faaliyet
- size, activity, location, unit, time, and equipment
- (Askeri) boyut, faaliyet, konum, birlik, zaman ve teçhizat
- software support activity; special support activity (NSA); strapdown sensor asse
- (Askeri) yazılım destek faaliyeti; özel destek faaliyeti; ikmal desteği faaliyeti; ikmal desteği alanı
- source activity augmentation
- (Nükleer Bilimler) kaynak aktivitesinin artırılması
- special operations forces support activity
- (Askeri) özel harekat kuvvetleri destek faaliyeti
- specific activity
- (Nükleer Bilimler) özgül aktivite,özgül ışırlık,özgül etkinlik
- specific gama activity
- (Nükleer Bilimler) özgül gama sabiti
- sport activity
- spor aktivitesi
- stock accounting activity
- (Askeri) STOK MUHASİPLİĞİ, STOK SAYMANLIĞI: Bir stok kayıt hesabı tutma sorumluluğu verilmiş faaliyet merkezi
- stock control activity
- (Askeri) STOK KONTROL HESAP MERKEZİ: İkmal maddeleri ve teçhizatın miktarı, yeri ve durumu ile bilgileri tutan ve bu hususta rapor düzenleyen faaliyet merkezi
- strombolian activity
- stromboli benzeri püskürme
- strombolian activity
- stromboli örneği volkanik etkinlik
- subversive activity
- (Askeri) YIKICI FAALİYETLER: Görev başındaki hükümetlerin kuvvet kullanılarak veya zor yoluyla devrilmesini savunan birey, grup veya teşkilata yardım eden ve moralmen destekleyen kimselere yıkıcı ve içinde bulundukları faaliyetlere de yıkıcı faaliyet denir. Hükümet menfaatlerine zararlı olmak için yapılan ve hıyanet, fitne ve casusluk kategorisi dışında kalan tüm amaçlı faaliyetler yıkıcı faaliyetler kategorisinde mütalaa edilirler
- sunspot activity
- (Astronomi) güneş lekesi etkinliği
- surface activity concentration
- (Nükleer Bilimler) yüzey aktivite konsantrasyonu
- temporal lobe activity
- (Pisikoloji, Ruhbilim) şakak lopu etkinliği
- tenant activity
- (Askeri) MİSAFİR TESİS; MİSAFİR BİRLİK: Bir başka komutanlığa ait tesis veya tali tesise yerleştirilmiş, belirli tipteki ikmal ve diğer hizmetleri bu komutanlıktan alan bir teşkil, faaliyet merkezi veya birlik
- terminal control area; time of closest approach; traditional CINC activity
- (Askeri) terminal kontrol sahası; en yakın yaklaşma zamanı; geleneksel Başkomutanlık faaliyeti
- terminate the activity
- faaliyeti durdurmak
- terminate the activity
- faaliyeti sonlandırmak
- to take up an activity
- (Avrupa Birliği) meslek edinmek
- transfer activity
- (Askeri) FAAL HİZMETTEN AYIRMA FAALİYET MERKEZİ: Askeri personelin emekliye ve ihtiyat sınıfına ayrılması işlemini yapmak üzere tesis edilmiş, (faal hizmetten ayırma istasyonu veya faal hizmetten ayırma noktası gibi) belirli ve merkezi bir faaliyet bürosu
- underground activity
- (Askeri) yer altı faaliyeti
- underground activity
- (Askeri) YERALTI FAALİYETİ
- vacuum activity
- (Pisikoloji, Ruhbilim) vakum etkinliği
- volcanic activity
- volkanik hareketlilik
- vulcanian activity
- çok ağdalı volkanik püskürme
- vulcanian activity
- vulkano örneği püskürme
- water activity
- (Nükleer Bilimler) su aktivitesi