a small bread roll, oftened sweetened or spiced

listen to the pronunciation of a small bread roll, oftened sweetened or spiced
İngilizce - Türkçe

a small bread roll, oftened sweetened or spiced teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bun
{i} topuz (saç)
bun
kurabiye

Hey, duydun mu? Susan'ın fırında bir kurabiyesi var. - Hey, did you hear? Susan has a bun in the oven.

Tavşan şeklinde bazı kurabiyeler yaptım. - I made some bunny-shaped cookies.

bun
(saç) topuz
bun
çörek şeklinde kıvırımış saç
bun
Hamburger ekmeği

Kaç tane hamburger ekmeği aldın. - How many hamburger buns did you buy?

bun
{i} top

Mary saçını topuz yaptı. - Mary did her hair in a bun.

Bir kuş topluluğu gördük. - We saw a bunch of birds.

bun
{i} çörek

Biz uyandığımızda büyükbabam kahvaltı için taze çörekler getirmişti. - When we woke up, Grandfather had brought fresh buns for breakfast.

Dün iki tane buğulanmış çörek satın aldım. - Yesterday I bought two steamed buns.

bun
{i} tavşan

Paskalya tavşanına inanıyor musun? - Do you believe in the Easter Bunny?

O öfkeli bir tavşandı. - That was an angry bunny.

bun
{i} topuz: She wears her hair in a bun. Saçını hep topuz yapıyor
bun
çörek/topuz
İngilizce - İngilizce
bun
a small bread roll, oftened sweetened or spiced