çörek

listen to the pronunciation of çörek
Türkçe - İngilizce
muffin

Tom grabbed a coffee and muffin on his way to work. - Tom işe giderken bir kahve ve bir çörek aldı.

This is a low-calorie muffin. - Bu düşük kalorili bir çörektir.

scone
cake
cookie

I gave Tom some milk and cookies. - Tom'a biraz süt ve çörek verdim.

Hope is when you suddenly run to the kitchen like a mad man to check if the empty chocolate cookie box you just finished an hour ago is magically full again. - Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.

tea cake
life buoy made of rope
(Denizcilik) loop at the end of a rope
(Astronomi) disk
tea bread
tuck
disk-shaped object
a round, ring-shaped, or braided cookie or bread roll (usually sweet)
bun

Yesterday I bought two steamed buns. - Dün iki tane buğulanmış çörek satın aldım.

When we woke up, Grandfather had brought fresh buns for breakfast. - Biz uyandığımızda büyükbabam kahvaltı için taze çörekler getirmişti.

cupcake

Would you like a cupcake? - Bir çörek ister misiniz?

bread
biscuit
pie
hot cross bun
doughnut

I want to buy a dozen doughnuts. - Bir düzine çörek almak istiyorum.

Pour me another cup of coffee and I'll eat another doughnut. - Bana bir fincan daha kahve doldur ve bir çörek daha yiyeceğim.

teacake
çörek mantarı
(Botanik, Bitkibilim) Porcini (Boletus edulis)
çörek otu yağı
black seed oil
tatlı çörek
cookie
çörek otu
(Gıda) love in a mist
cevizli üzümlü çörek
(Gıda) walnut raisin quick bread
kuşüzümlü çörek
bath bun
küçük tatlı çörek
sally lunn
mayalı çörek
doughboy
peynirli çörek
cheese straws
sosisli çörek
frankfurter bun
susamlı çörek
seedcake
tatlı bir çörek
friedcake
tatlı çörek
doughnut

Let's get a doughnut. - Bir tatlı çörek alalım.

My mother often prepares us doughnuts for breakfast because we love them. - Annem biz onları sevdiğimizden dolayı kahvaltı için bize tatlı çörek hazırlar.

tatlı çörek
sinker
tatlı çörek
brioche
zencefilli çörek
gingersnap
çörek otu
fennelflower
Türkçe - Türkçe
Az yağlı, bazen şekerli ve yumurtalı, gevrekçe bir hamur işi: "Kahve ile çörek yiyerek çok iştahlı bir kahvaltı yapmıştır."- S. Birsel
Az yağlı, bazen şekerli ve yumurtalı, gevrekçe bir hamur işi
Sulu ve mayalı hamurdan yapılarak sacda bir hamur işi çeşidi
ipten yapılan can yeleği
Buğday ve mısır ekmeğinden yapılan hayır için dağıtılan yağlı dilim
Kurs
Bir gök cisiminin tekerlek biçiminde görülen yüzü
bişi
fetir
çörek mantarı
(Botanik, Bitkibilim) Ayı mantarı, ormanlık alanlarda yetişen bir mantar, (Boletus edulis)
çörek otu
Çörek otu (Nigella), Düğün çiçeğigiller ailesinden yaklaşık 14 tür kapsayan yıllık bitki cinsidir. "Çöreotu" olarak da bilnir
çörek mantarı
Ormanlık alanlarda yetişen bir mantar
çörek otu
Düğün çiçeğigillerden bir bitki ve bunun çöreklere çeşni katmak için ekilen, susam iriliğindeki siyah tohumu (Nigella damascena)
Çörek otu
(Osmanlı Dönemi) ŞEHNİZ
Çörek otu
karacaot
Çörek otu
(Osmanlı Dönemi) NAHVE
Çörek otu
(Osmanlı Dönemi) ŞEVNİR
İngilizce - Türkçe

çörek teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

çörek otu
(Botanik, Bitkibilim) black seed

nigella sativa.

çörek