Tom admits he was skeptical at first.
- Tom başta şüpheci olduğunu itiraf ediyor.
Many people are skeptical.
- Birçok insan şüphecidir.
Maybe I shouldn't be so suspicious.
- Belki bu kadar şüpheci olmamalıyım.
Sami was very suspicious about Layla.
- Sami, Leyla hakkında çok şüpheciydi.
I'm very sceptical about their claims.
- Onların iddiaları hakkında çok şüpheciyim.
I'm very sceptical about their claims.
- Onların iddiaları hakkında çok şüpheciyim.
I can understand your skepticism.
- Şüpheciliğini anlayabiliyorum.
Tom understood Mary's skepticism.
- Tom Mary'nin şüpheciliğini anladı.
Tom was under suspicion for murder.
- Tom cinayet şüphesi altında idi.
The news confirmed my suspicions.
- Haber şüphelerimi doğruladı.
I doubt that Tom would remember me.
- Tom'un beni hatırlayacağından şüpheliydim.
I doubt that Tom would ever consider selling his antique car.
- Tom'un şimdiye kadar antika arabasını satmayı düşündüğünden şüpheliyim.
The small town was in disbelief.
- Küçük kasaba şüphe içinde idi.
The police detained several suspects for questioning.
- Polis sorgulama için birçok şüpheliyi göz altına aldı.
The behaviour of many people is questionable.
- Birçok insanın davranışları şüpheli.
I've always distrusted Tom.
- Tom'dan her zaman şüphe duydum.