ödüllendirilir

listen to the pronunciation of ödüllendirilir
Türkçe - İngilizce
awarded
past of award
ödül
prize

She won first prize in the exhibition. - İlk ödülünü sergide kazandı.

Kaoru, yours is the best reaction so far - you win the grand prize. - Kaoru, şimdiye kadar en iyi tepki sizinki - büyük ödülü kazanırsınız.

ödül
reward

Tom's efforts were rewarded. - Tom'un çabaları ödüllendirildi.

Tom deserves a reward. - Tom bir ödülü hak ediyor.

ödül
award

Tom died three days before he was to receive the award. - Tom ödülünü almadan üç gün önce öldü.

Since 1990, eleven female students received the award. - 1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.

ödül
premium
ödül
plume
ödül
purse
ödül
requital
ödül
guerdon
ödül
meed
ödül
remuneration
ödül
recompense
ödül
bonus
ödül
fee

It's a very rewarding feeling. - Bu çok ödüllendirici bir duygu.

ödül
warison
ödül
payoff
ödül
merit
ödül
trophy
ödül
commendation
ödül
gift

Tom reluctantly accepted the gift. - Tom ödülü isteksizce kabul etti.

I received a Playstation Vita as a gift. - Ödül olarak bir Playstation Vita aldım.

ödül
distinction
ödül
consideration
ödül
stakes
ödül
a reward
ödül
prize; reward
ödül
(insurance) premium
ödül
reward, prize, award, trophy
ödül
(Finans)premium (of a bond)
ödül
{i} accolade
Türkçe - Türkçe

ödüllendirilir teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Ödül
armağan
Ödül
mükafat
ödül
Bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat
ödül
Bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat: "İki Nobel Edebiyat Ödülü Balkanlı yazarlara verildi."- H. Taner
ödül
Bir iyiliğe karşılık olarak verilen armağan, mükâfat
ödüllendirilir