yok et

listen to the pronunciation of yok et
Türkçe - İngilizce
exterminate

There's a huge spider in the room! Quick, exterminate it! - Odada kocaman bir örümcek var! Çabuk onu yok et!

We must exterminate them. - Onları yok etmeliyiz.

annihilate
obliterate

The shock wave came and obliterated everything and everyone. - Şok dalgası geldi ve her şeyi ve herkesi yok etti.

Overnight the rabbits had obliterated Tom's garden. - Gece boyunca tavşanlar Tom'un bahçesini yok etmişti.

destroy

He believed they had destroyed it. - Onu yok ettiklerine inanıyordu.

He wanted to destroy it. - O onu yok etmek istedi.

demolish
yoket
eradicate
yoket
stamp out
yoket
stamp#out
yoket
stampout