How long does it take to get to Vienna on foot?
- Vienna'ya yürüyerek varmak ne kadar sürer?
Most students come to school on foot.
- Çoğu öğrenci okula yürüyerek geliyor.
My brother isn't waiting for the bus, he's going by foot.
- Erkek kardeşim otobüs beklemiyor, o yürüyerek gidiyor.
From there I continued my way by foot.
- Oradan yürüyerek yoluma devam ettim.
We have walked all around the lake.
- Biz gölün etrafında yürüdük.
She was so tired that she couldn't walk.
- Ayrıca o çok yoruldu, yürüyemiyor.
Walking is good exercise.
- Yürümek iyi egzersizdir.
I watched John and Mary walking hand in hand.
- John ve Mary'nin el ele yürüyüşünü izledim.
In order to swim, you have to learn to tread water first.
- Yüzme öğrenmek için öncelikle suda yürümeyi öğrenmelisin.
Do not walk outside this area.
- Bu alanın dışında yürümeyin.