wild vegetation, generally larger than grass but smaller than trees

listen to the pronunciation of wild vegetation, generally larger than grass but smaller than trees
İngilizce - Türkçe

wild vegetation, generally larger than grass but smaller than trees teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

brush
fırçalamak

Dişlerimi fırçalamak zorundayım. - I've got to brush my teeth.

Ellerimi yıkamak ve dişlerimi fırçalamak zorundayım. - I have to wash my hands and brush my teeth.

brush
{f} süpürmek
brush
{i} ressam
brush
{i} hafif dokunuş
brush
{i} kuyruk (tilki)
brush
{f} sıyırmak
brush
sürtünme
brush
çalılık
brush
çalı

Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemeliyim. - Before going to work in Paris, I must brush up on my French.

Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım. - Before going to work in Paris, I have to brush up on my French.

brush
temas
brush
hafifçe değmek
brush
sürtünmek
brush
Çalılık, fundalık
brush
fırça,v.fırçala: n.fırça
brush
özellikle tilki kuyruğu
brush
tilki kuyr
brush
(Tekstil) 1. fırça 2. fırçalamak
brush
(fiil) fırçalamak; süpürmek, sürtünmek; değmek, sıyırmak
brush
(Tıp) Fırça, elleri veya diğer bir oluşumu (diş v.s.) temizleme amacıyla kullanılan sert kıldan yapılmış araç
İngilizce - İngilizce
brush