unexpectedly; abruptly, rapidly

listen to the pronunciation of unexpectedly; abruptly, rapidly
İngilizce - Türkçe

unexpectedly; abruptly, rapidly teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

suddenly
aniden

Aniden yağmur yağmaya başladı. - It suddenly started raining.

Aniden, annem şarkı söylemeye başladı. - Suddenly, my mother started singing.

suddenly
birdenbire

Dewey birdenbire bir kahraman oldu. - Dewey was suddenly a hero.

O birdenbire çok mutlu oldu. - He was suddenly very happy.

suddenly
ansızın

Tanrı olduğumu ne zaman fark ettim? Güzel, ben dua ediyordum ve ansızın kendi kendime konuştuğumu fark ettim. - When did I realize I was God? Well, I was praying and I suddenly realized I was talking to myself.

Neden ansızın dün öğleden sonra gittin? - Why did you suddenly leave yesterday afternoon?

suddenly
birden

Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz. - To our great surprise, he suddenly resigned.

Cümleler için bir pazar olsaydı, dil bilgisi spekülasyonlarımız birdenbire anlam bulurdu. - If there existed a market for sentences, our grammatical speculations would suddenly make sense.

suddenly
palas pandıras
suddenly
durup dururken
suddenly
şırakkadak
suddenly
ani surette
suddenly
hop diye
suddenly
zınk diye
suddenly
patadan
suddenly
hiç yoktan
suddenly
derken
suddenly
gafleten
suddenly
pat diye
İngilizce - İngilizce
suddenly