There's a bomb on board!
- Uçakta bir bomba var!
The plane exploded and plunged into the ocean, killing all the people on board.
- Uçak patladı ve okyanusa düştü ve uçaktaki herkes öldü.
My father can fly an airplane.
- Babam uçak uçurabiliyor.
The airplane took off on time.
- Uçak zamanında kalktı.
The aeroplane must carry some spare fuel.
- Uçak biraz yedek yakıt taşımalıdır.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
How many aircraft carriers does the US Navy have?
- Amerikan donanmasında kaç tane uçak gemisi var?
This aircraft is capable to dogfight and bomb at the same time.
- Bu uçak it dalaşı yaparken, bombalama yapabilme kabiliyetine sahip.
The plane arrived exactly at nine.
- Uçak tam olarak dokuzda vardı.
The plane took off on time.
- Uçak zamanında kalktı.
Tom likes making paper aeroplanes.
- Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
The aeroplane must carry some spare fuel.
- Uçak biraz yedek yakıt taşımalıdır.