Bir fotoğrafçı, benim evimin bir fotoğrafını çekti.
- A photographer took a photograph of my house.
Fotoğrafçılık, şimdi sanatın yeni bir formu olarak kabul edilmektedir.
- Photography is now considered a new form of art.
Onlar her şehri fotoğraflamak istiyor.
- They want to photograph every city.
Görevim belgeleri fotoğraflamak.
- My mission is to photograph the documents.
Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun.
- You look great in these photos.
Fotoğrafta elimi tutuyorsun.
- You're holding my hand in the photo.
Tom o gitmezse Mary'yi vurmakla tehdit etti.
- Tom threatened to shoot Mary if she didn't leave.
Tom silahsız bir insanı vurmakla suçlandı.
- Tom has been accused of shooting an unarmed man.
Düşük açıdan çekim yapmak bacaklarınızı daha uzun gösterir.
- Shooting from a low angle makes your legs appear longer.
She photographs well. The camera loves her.
A photograph cannot explain the reasons.
- A photograph can't explain the reasons.
Who's the photographer?
- Who is the photographer?
... A beautiful landscape photograph of ...
... individual photograph. ...