Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to call by a title; to name; to entitle

listen to the pronunciation of to call by a title; to name; to entitle
İngilizce - Türkçe

to call by a title; to name; to entitle teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

title
{i} başlık

Ben büyürken, 300.000'den daha az sayıda kız lise sporlarını oynadı. Bugün, Başlık 9'dan dolayı, üç milyon kızdan daha fazlası sahada. - When I was growing up, fewer than 300,000 girls played high school sports. Today, because of Title IX, more than 3 million girls are on the field.

Evet, bu başlık alıntı yapılacak. - Yes, this title is to be quoted.

title
(isim) başlık, isim, sıfat, ünvan, ad, marka, hak, sahiplik
title
(Bilgisayar) adı

Şarkının adını görüştüler. - They discuss the title of the song.

O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum. - She sang a song, the title of which I did not know.

title
senet
title
altın borsası
title
görevi
title
konu başlığı
title
{f} isimlendir
title
şampiyonluk
title
serlevha
title
hak
title
{i} isim
title
kitaba ad koymak
title
{i} sahiplik
title
{i} ünvan

Brezilyalı Priscila Meirelles, 2004 yılında Dünya Güzeli ünvanını kazandı. - Priscila Meirelles from Brazil won the title of Miss Earth in 2004.

Bay Gipuzkoa 1999 yılında Bay İspanya ünvanını kazandı. - Mister Gipuzkoa won the title of Mister Spain in 1999.

title
tasarruf belgiti
title
{i} marka
title
{i} sıfat

İnek sıfatını gururla taşırım. - I would proudly carry the title of nerd.

to call by
geçerken uğramak
İngilizce - İngilizce
title
to call by a title; to name; to entitle