to allure, invite, draw, engage

listen to the pronunciation of to allure, invite, draw, engage
İngilizce - Türkçe

to allure, invite, draw, engage teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

attract
{f} cezbetmek
attract
{f} çekmek

Kendinize dikkat çekmek için bir şey yapmayın. - Don't do anything to attract attention to yourself.

Ben dikkat çekmek istemiyordum. - I did not want to attract attention.

attract
cekici
attract
çek

Onun kız yeğeni çekici ve yaşına göre olgundur. - His niece is attractive and mature for her age.

Negatif elektronlar pozitif elektronlar çekerler. - Negative electrons attract positive electrons.

attract
cazip

Senin önerin çok cazip ama onun hakkında düşünmek zorunda kalacağız. - Your offer is very attractive, but we will have to think about it.

Senin için cazip bir teklifim var. - I've got an attractive proposition for you.

attract
attractively güzel
attract
alımlı

Sanırım o, alımlı ve çekici. - I think she is charming and attractive.

attract
cazip attractive cazibeli
attract
cezbetmek attractile çekici
attract
alımlı surette attractiveness çekicilik
attract
cazibe

Bu saray bizim şehirde en ünlü ve en iyi takdir edilen cazibesidir. - This palace is the most famous and best appreciated attraction in our city.

Ben kızın cazibesine kapıldım. - I was attracted to the girl.

İngilizce - İngilizce
{v} attract