the way a model carries herself or walks

listen to the pronunciation of the way a model carries herself or walks
İngilizce - Türkçe

the way a model carries herself or walks teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

carriage
makinenin oynak parçası
carriage
(Ticaret) taşıma ücreti
carriage
(Bilgisayar) kayarga
carriage
at arabası
carriage
nakliye
carriage
araba

Prenses saat tam dokuzda dört atlı arabasıyla geldi. - Precisely at nine o'clock came the Princess in the carriage with four horses.

Prenses altından yapılmış bir arabaya bindi. - The princess rode in a golden carriage.

carriage
vagon

Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı. - Automobiles replaced carriages.

O, vagona girmek istedi. - She wanted to enter the carriage.

carriage
yürüyüş biçimi
carriage
bir makinanın diğer kısımları taşıyan parçası
carriage
{i} tavır
carriage
(İnşaat) taşıyıcı

Bunlar birinci sınıf taşıyıcılar değil. - These are not first-class carriages.

carriage
{i} nakliye ücreti
carriage
şaryo
carriage
{i} duruş, duruş biçimi
carriage
{i} navlun
carriage
(Askeri) KUNDAK: bkz: "gun carriage"
carriage
{i} nakliye, taşıma
carriage
{i} taşıyıcı alttakım
İngilizce - İngilizce
carriage
the way a model carries herself or walks

    Heceleme

    the way a mod·el carries her·self or walks

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi wey ı mädıl käriz hırself ır wôks

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈwā ə ˈmädəl ˈkarēz hərˈself ər ˈwôks/ /ðiː ˈweɪ ə ˈmɑːdəl ˈkæriːz hɜrˈsɛlf ɜr ˈwɔːks/