Biz şafakta kalkmalıyız.
- We must get up at dawn.
Tom şafaktan alacakaranlığa kadar çalıştı.
- Tom worked from dawn to dusk.
Küçük kız gün ağarırken uyandı.
- The little girl woke at dawn.
Onun o sözlerle kastettiği şey sonunda kafama dank etti.
- What he meant by those words finally dawned on me.
Anlam sonunda kafama dank etti.
- The meaning dawned upon me at last.
... beginning of modern physics with Galileo and Isaac Newton. ...
... the beginning of the threat must be found in order to empty the could croon ...