tangible products

listen to the pronunciation of tangible products
İngilizce - Türkçe
(Ticaret) fiziki ürün
goods
(isim) mal, eşya, yük
goods
mamul
goods
(Ticaret) menkuller ve gayrimenkuller
goods
(Ticaret) irtifak hakları
goods
(Ticaret) ticari eşya

Fabrikamızda ticari eşya üretilir. - In our factory, goods are produced.

goods
(Ticaret) ticari mal
goods
emti
goods
mal mülk
goods
(Ticaret) marşandiz
goods
yük

İthalat malları yüksek vergilere tabidir. - Import goods are subject to high taxes.

Gemi limana demir attı ve yükünü boşalttı. - The ship anchored in the harbour and unloaded its goods.

goods
yük katarı
goods
i., çoğ
goods
mallar, eşya
goods
argo gerekli vasıflar
goods
beklenilen bir şeyi muvaffakıyetle yapmak
goods
goods train marşandiz
goods
(Avrupa Birliği) mal, ürün
goods
menkuller, taşınırlar; menkuller ve gayrimenkuller
goods
İng. yük, kargo
İngilizce - İngilizce
goods
tangible products

    Heceleme

    tan·gi·ble products

    Türkçe nasıl söylenir

    täncıbıl prädıks

    Telaffuz

    /ˈtanʤəbəl ˈprädəks/ /ˈtænʤəbəl ˈprɑːdəks/