tahsis edilmiş

listen to the pronunciation of tahsis edilmiş
Türkçe - İngilizce
assigned
assignation
earmarked
dedication
allocated
tahsis edilmiş kuvvetler
(Askeri) assigned forces
tahsis edilmiş şey
allotment
tahsis edilmiş batarya
(Askeri) dedicated battery
tahsis edilmiş bölge mesajı
(Askeri) designated area message
tahsis edilmiş hafıza
assigned memory
tahsis edilmiş saha
(Askeri) actual obligated space
tahsis et
{f} assigned

They have assigned me a small room. - Bana küçük bir oda tahsis ettiler.

He assigned me three books to read. - Okumak için bana üç kitap tahsis etti.

tahsis et
assign

Tom assigned the job to Mary. - Tom işi Mary'ye tahsis etti.

He assigned me three books to read. - Okumak için bana üç kitap tahsis etti.

tahsis et
allocate
hava trafik kontrolü tahsis edilmiş hava sahası
(Askeri) air traffic control assigned airspace
İdare Başkanı Yardımcısı (CIA); tahsis edilmiş geliştirme faaliyeti
(Askeri) Deputy Director for Administration (CIA); designated development activity
tahsis edilmiş