sourire

Fransızca - Türkçe

sourire teriminin Fransızca Türkçe sözlükte anlamı

gülümsemek; hoş görünmek

gülümseyin

gülümser

gülümseme

sırıt

sırıtarak

gülümsüyorum

şirit

gülümse

gülüş

yüzüne gülmek

gülümseyerek

gülümsemek

tebessüm etmek

Fransızca - İngilizce

sourire teriminin Fransızca İngilizce sözlükte anlamı

{v} laugh

{v} smile

Her smile expressed her thanks. - Son sourire exprimait sa gratitude.

Good morning, said Tom with a smile. - « Bonjour », dit Tom avec un sourire.

{v} grin

That person has had an odd grin on his face for a while. What do you suppose is behind it? - Cette personne a eu un étrange sourire sur la figure pendant un instant. Que pensez-vous que cela cache ?

He grinned broadly at us. - Il nous fit un large sourire.

{n} smile, flash, grin

smile, grin

smile on

She always talks with a smile on her lips. - Elle parle toujours le sourire aux lèvres.

She approached him with a smile on her face. - Elle lui fit des avances, un sourire aux lèvres.

grinning

smile for