Şirin ol ve kapa çeneni!
- Be pretty and shut up!
Mary bugün çok şirin görünüyor.
- Mary looks pretty today.
Sanırım Tom da oldukça sevimli.
- I think Tom is pretty cute, too.
Sevimli olan bir kızı var.
- He has a daughter who is pretty.
O araba satıcısı oldukça acayip bir adam.
- That car salesman was a pretty off the wall kind of guy.
Park oldukça büyüktür; Çok sayıda ağaçları ve çok sayıda çiçekleri vardır.
- This park is pretty big; it has a lot of trees and many flowers.
O oldukça iyi bir fikir.
- That's a pretty good idea.
Tom Fransızcayı oldukça iyi konuşabilir.
- Tom can speak French pretty well.
Tom'un bize inanmadığından epeyce eminim.
- I'm pretty sure Tom doesn't believe us.
Dave'in yeni arabası için epeyce para ödediğine bahse girerim.
- I bet Dave paid a pretty penny for his new car.
Beşikteki bebek çok şirindir.
- The baby in the cradle is very pretty.
İngilizce çok zor, değil mi?
- English is pretty hard, isn't it?