someone of feminine sex or gender

listen to the pronunciation of someone of feminine sex or gender
İngilizce - Türkçe

someone of feminine sex or gender teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

female
dişi

Üç tane köpeğim var; birisi erkek, diğerleri dişi. - I have three dogs; one is male and the others are female.

Bir erkek timsah bir dişi köpeği yedi. - A male crocodile ate a female dog.

female
kadın

Bu çalışmadaki hastalar, 30 erkek ve 25 kadından oluşmaktadır. - The patients in this study consisted of 30 males and 25 females.

O kadın arkadaşlık istedi. - He wanted female companionship.

female
dişi fiş
female
(Tıp) kadın cinsine mahsus
female
dişilere ilişkin
female
{s} dişil

Şu anda hiçbir şey yolunda gitmiyor; ailenin dişileri bana karşı birleşmişler. - At present, nothing goes smoothly; the Females of the Family are united against me.

Tavus kuşunun güzel kuyruğu dişilerin ilgisini çekmeye yardım eder. - The peacock's beautiful tail helps it attract females.

female
s., i. dişi
female
dişi hayvan veya bitki
female
dişi dişil kadın cinsine mahsus
female
{s} kadınlara ait
female
{i} kız

Şu öğretmen kız öğrencilere düşkün olma eğilimindedir. - That teacher tends to be partial to female students.

Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır. - The female student that sat in front of the teacher is from Germany.

female
{i} dişi canlı
İngilizce - İngilizce
female
Something of feminine sex or gender
female
someone of feminine sex or gender

    Heceleme

    some·one of fe·mi·nine sex or gen·der

    Türkçe nasıl söylenir

    sʌmwʌn ıv femının seks ır cendır

    Telaffuz

    /ˈsəmˌwən əv ˈfemənən ˈseks ər ˈʤendər/ /ˈsʌmˌwʌn əv ˈfɛmənən ˈsɛks ɜr ˈʤɛndɜr/