Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık.
- We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.
Trene zamanında yetişmek için acele etti.
- He hurried so as to be in time for the train.
Randevuma geç kalmamak için otobüse bindim.
- I took a bus so as not to be late for my appointment.