very; extremely

listen to the pronunciation of very; extremely
Английский Язык - Турецкий язык

Определение very; extremely в Английский Язык Турецкий язык словарь

totally
bütünüyle

Bütünüyle abartmıyorum. - I'm totally not exaggerating.

Bana karşı bütünüyle dürüst müydün? - Have you been totally honest with me?

terribly
çok fena
totally
tamamıyla
totally
toplamda
totally
tümüyle
terribly
çok

Tom Fransızca öğrenmekle çok fazla ilgileniyor gibi gözükmüyor. - Tom didn't seem terribly interested in learning French.

Sana yardım etmek isterim ama çok fazla meşgulüm. - I'd love to help you out, but I'm terribly busy.

terribly
çok kötü
terribly
son derece

Bu sabah son derece sıcaktır. - It is terribly hot this morning.

Oh, son derece üzgünüm. - Oh, I'm terribly sorry.

terribly
korkunç bir şekilde

Sami, Leyla'yı korkunç bir şekilde özlüyordu. - Sami missed Layla terribly.

O korkunç bir şekilde yanlış olurdu. - That would be terribly wrong.

terribly
müthiş
totally
tamamen

Tom tamamen yok olmuş görünüyor. - Tom looks totally wiped out.

Çocuk tamamen ebeveynlerine bağımlıydı. - The boy is totally dependent on his parents.

all too
Tüm çok
very ill, extremely sick
çok, çok hasta hasta
terribly
berbat/korkunç şekilde
terribly
berbat bir şekilde

Benim yavru köpeğim öldü ve ben berbat bir şekilde üzgünüm. - My puppy died, and I'm terribly upset.

Tom'a berbat bir şekilde muamele edilmişti. - Tom was treated terribly.

terribly
aşırı

Bu hafta her ikimiz için de aşırı yoğundu. - This week has been terribly busy for both of us.

Aşırı derecede pahalı. - It's terribly expensive.

totally
bütün olarak
totally
bütün bütün
Английский Язык - Английский Язык
terribly
totally

That was totally wicked!.

all too