Ben toplantıda tercüman olarak görev yaptım.
- I acted as interpreter at the meeting.
Ben bir simültane tercüman olarak görev yaptım.
- I acted as a simultaneous interpreter.
Bir çevirmenin yardımı olmadan konuştuk.
- We talked without the aid of an interpreter.
O, onu bir çevirmen olarak işe aldı.
- She hired him as an interpreter.
Çevirmenlerin karşılaştığı bir sorun kaynak belgenin kötü yazılmasıdır.
- One problem translators face is that sometimes the source document is poorly written.
Çünkü ben bir çevirmen olmak istiyorum.
- Because I want to be a translator.
Bazı tercümanlar Alisa yaygın bir Rus ismi olmasına rağmen Alice'in adını Sonya ya da Anya'yla değiştirdi
- Some translators changed Alice's name to Sonya or Anya, even though Alisa is a widespread Russian name.
İtalyanlara göre tercümanlar hain.
- According to the Italians, translators are traitors.