Döner kavşağın amacı trafiği yavaşlatmaktır.
- The purpose of a roundabout is to slow down traffic.
Balon yavaş yavaş indi.
- The balloon descended slowly.
O benden ayrılıyordu ve yavaş yavaş yürüyordu.
- She was leaving and was walking slowly from me.
Biraz daha yavaşça konuşabilir misin?
- Could you please speak a little bit more slowly?
O, basamakları yavaşça tırmandı.
- He went up the steps slowly.
Lütfen daha yavaş konuşun.
- Please speak more slowly.
Lütfen daha yavaş konuşun.
- Speak slower, please.
Bu günlerde iş çok kesat.
- Business is so slow these days.
İşler gerçekten kesatlaştı.
- Business has really slowed down.
Oyun yavaş ve sıkıcıydı.
- The game was slow, and it was also boring.
Basketbolla karşılaştırıldığında, beyzbolun biraz yavaş ve sıkıcı olabileceği düşünülebilir.
- Compared to basketball, baseball might be considered a little slow and boring.
Biraz daha yavaşça konuşabilir misin?
- Could you please speak a little bit more slowly?
Daha yavaş konuşabilir misiniz?
- Can you speak more slowly?
Araba sürerken virajlarda yavaşlamak zorundasınız.
- When you are driving, you should slow down on corners.
Tom yavaşlamamı söyledi.
- Tom told me to slow down.
Please speak more slowly.
- Please speak more slowly!
Speak more slowly, please!
- Speak more slowly, please.
... of this, and I'm slowly getting kind of accustomed to ...
... But I think we're all going to get there slowly. ...