pleasant, charismatic

listen to the pronunciation of pleasant, charismatic
Английский Язык - Турецкий язык

Определение pleasant, charismatic в Английский Язык Турецкий язык словарь

charming
çekici

Joan kız kardeşi kadar çekici. - Joan is as charming as her sister.

Tom'un çekici olduğunu düşünüyorum. - I think Tom is charming.

charming
{s} cazibeli

Ne cazibeli bir çift! - What a charming couple!

charming
{s} alımlı

Sanırım o, alımlı ve çekici. - I think she is charming and attractive.

charming
{s} büyüleyici

Tom büyüleyici ve dayanılmaz. - Tom is charming and irresistible.

Komşumuz kendini büyüleyici bir at satın aldı. - Our neighbour bought himself a charming horse.

charming
{s} sevimli

Senin eksantrikliğin seni ya sevimli ya da sıkıcı yapabilir. - Your eccentricities can make you either charming or tedious.

Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi. - My brother gave me a charming baby doll.

charming
gül gibi
charming
büyüleyerek
charming
büyüleme
charming
albenili
charming
{f} büyüle

Şu bebeğin büyüleyici gözleri var. - That baby has charming eyes.

Kate kız kardeşi kadar büyüleyici. - Kate is as charming as her sister.

charming
hoş
charming
{i} büyüleyiş
charming
koru/büyüle/cezbet
charming
{s} çekici, hoş, sevimli, cana yakın
Английский Язык - Английский Язык
charming
pleasant, charismatic
Избранное