nakletme

listen to the pronunciation of nakletme
Турецкий язык - Английский Язык
Турецкий язык - Турецкий язык
Nakletmek işi
(Osmanlı Dönemi) TENAKKUL
Nakletmek
(Osmanlı Dönemi) NAKS
nakletmek
Anlatmak, aktarmak: "Olanı biteni, olduğu gibi bir bir nakledeyim de yüreğiniz rahat etsin."- S. M. Alus
nakletmek
Nakil işini yapmak, bir yerden başka bir yere geçirmek, iletmek
nakletmek
Nakil işini yapmak, bir yerden başka bir yere geçirmek, iletmek: "İkisi de koluna girerek hastayı otomobile naklettiler."- P. Safa
nakletmek
Anlatmak, aktarmak
nakletme
Избранное