kaldırım

listen to the pronunciation of kaldırım
Турецкий язык - Английский Язык
pavement

A strange man was walking back and forth on the pavement. - Tuhaf bir adam kaldırımda bir ileri ve bir geri yürüyordu.

They cleared the pavement of snow. - Kaldırımın karını temizlediler.

sidewalk

Wherever you go, you see a lot of bicycles left on sidewalks near stations. - Nereye giderseniz gidin, istasyonların yanında kaldırımlar üstünde bırakılmış çok sayıda bisiklet görürsünüz.

The flower pot crashed to the sidewalk. - Çiçek saksısı kaldırıma düştü.

sidewalk, Brit. pavement
horizontal rock strata at a shoreline
pavement, sidewalk
footpath

I walked along the footpath. - Ben yaya kaldırımı boyunca yürüdüm.

walkway
paving
footway
banquette
pave

They cleared the pavement of snow. - Kaldırımın karını temizlediler.

Tom looked under the car to see if there was any oil on the pavement under the car. - Tom arabanın altındaki kaldırımda yağ olup olmadığını görmek için arabanın altına baktı.

kaldırım taşı
paving stone
kaldırım döşeme ustası
paver
kaldırım döşemek
to lay down paving stones
kaldırım döşemek
pave
kaldırım döşemek
to pave
kaldırım döşemek
pave the way
kaldırım kafeteryası
pavement cafe
kaldırım kenar taşı
kerb stone
kaldırım kenar taşı
kerb
kaldırım kenarı
curb

Don't stand so close to the curb. - Kaldırım kenarına çok yakın durmayın.

kaldırım mühendisi
sidewalk superintendent
kaldırım mühendisi
(Konuşma Dili) loafer, idler; sidewalk superintendent
kaldırım mühendisi
loafer, tramp, bum, hobo, deadbeat
kaldırım mühendisi
idler
kaldırım resmi
tablature
kaldırım ressamı
sidewalk artist
kaldırım süpürgesi/yosması
(Konuşma Dili) 1. streetwalker, prostitute. 2. gadabout woman, woman who never stays at home
kaldırım taşı
flagstone
kaldırım taşı
curbstone
kaldırım taşı
cobble
kaldırım taşı
sett
kaldırım taşı
flag
kaldırım taşı
paving stone, cobble, cobblestone
kaldırım taşı
cube
kaldırım taşı
paving-stone
kaldırım taşı
cobblestone
kaldırım taşı döşemek
flag
kaldırım tuğlası
paving brick
kaldırım çiğnemek
to become more knowledgeable or sophisticated by living in the city
demirli kaldırım plağı
armored paving tile
geniş kaldırım taşları
flagging
tahta kaldırım
boardwalk
taşlarla döşenmiş kaldırım
flagging
tuğla kaldırım
brick pavement
yürüyen kaldırım
travellator
Турецкий язык - Турецкий язык
Koyun keçi gibi hayvanların dışkısından yapılan yakacak
Yollarda taşlarla yapılan döşeme
Yaya kaldırımı, tretuvar: "Döndük, karşı kaldırıma atladık."- S. M. Alus
Yollarda taşlarla yapılan döşeme: "Araba bozuk kaldırımların üstünde sallanıyor, devrilecek gibi oluyordu."- S. F. Abasıyanık
Yaya kaldırımı, tretuvar
kaldırım işçisi
Kum, çimento veya hazırlanmış yataklar üzerine parke taşı, beton blok, tuğla veya bordür taşı döşeyen kimse, kaldırımcı
kaldırım kabadayılığı
Adi ve basit, seviyesiz, yersiz veya gereksiz güç gösterisi
kaldırım kabadayısı
Basit, seviyesiz veya ucuz kahramanlık gösterisinde bulunan kimse
kaldırım mühendisi
İşsiz güçsüz sokaklarda dolaşan kimse
kaldırım süpürgesi
Sürtük
kaldırım taşı
Kaldırım döşemeye elverişli olan sert bir taş türü
kaldırım yosması
Kaldırım süpürgesi
kaldırım
Избранное