intermediate to; common, shared

listen to the pronunciation of intermediate to; common, shared
Английский Язык - Турецкий язык
için ara;, paylaşılan ortak
between
arasına

Tom bir kaya ve sert bir yer arasına sıkıştı. - Tom is caught between a rock and a hard place.

Tom Mary ve eşinin arasına oturdu. - Tom sat down between Mary and her husband.

between
arasında

Sinüs ve kosinüs fonksiyonları -1 ve 1 arasında bir değer alır (-1 ve 1 dahil). - The functions sine and cosine take values between -1 and 1 (-1 and 1 included).

Facebook ve Twitter arasındaki fark, Twitter'ın bir mikroblog servisi olmasıdır. - Difference between Facebook and Twitter is, Twitter is a microblogging service.

between
in between sallantıda
between
Xbetween arada
between
ortada
between
ila

Akşam yemeği saat 9 ila 12 arasında servis edilir. - The evening meal is served between 9 and 12.

Titanik'in batışında 1490 ila 1635 kişi öldü. - Between 1,490 and 1,635 people died in the sinking of the Titanic.

between
aralık

Onlar arasındaki aralık daraldı. - The gap between them has narrowed.

Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım. - I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.

between
aralarında

Aralarında gizli bir anlaşma var. - They have a secret understanding between them.

Bill ve Joan şekeri aralarında paylaştırdılar. - Bill and Joan divided the candy between them.

between
arada

İki arada bir derede. - Between a rock and a hard place.

O, arada balığa gitti. - He went fishing in between.

between
between arasında
between
few and far between nadiren
between
araya

Onun İlk askeri deneyimleri İngiliz sömürge imparatorluğu ve bağımsızlık arayan Boerler arasındaki savaşta yer aldı. - His first military experiences took place in the war between the British colonial empire and the Boers, who sought independence.

between
aralarından
between
ortaya

İki ülke arasında bir diplomatik kriz ortaya çıktı. - A diplomatic crisis arose between the two nations.

İki ülke arasında her an bir ticari sürtünme ortaya çıkabilir. - Trade friction might arise between the two nations at any moment.

between
seyrek

Taksiler sağanak sırasında seyrekti. - Taxis are few and far between during a rainstorm.

between
(zarf) arada, ortasında, araya, arasına, ortada, ortaya
between
between you and me söz aramızda
Английский Язык - Английский Язык
{e} between
intermediate to; common, shared

    Расстановка переносов

    in·ter·me·di·ate to; common, shared

    Произношение

Избранное