Bütünüyle abartmıyorum.
- I'm totally not exaggerating.
O bütünüyle adil değil.
- That's totally unfair.
Çocuk tamamen ebeveynlerine bağımlıydı.
- The boy is totally dependent on his parents.
Siz acayip kılıklı herifler tamamen cahilsiniz.
- You guys are totally clueless.