each particular taken singly; an item; a detail; an individual

listen to the pronunciation of each particular taken singly; an item; a detail; an individual
Английский Язык - Турецкий язык

Определение each particular taken singly; an item; a detail; an individual в Английский Язык Турецкий язык словарь

several
(İnşaat) birkaç

Onu yazmak birkaç saatimi aldı. - It took me several hours to write it.

Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi. - Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.

several
{s} birbirinden farklı
several
{s} değişik

Kelimenin değişik anlamları vardır. - The word has several meanings.

several
{s} farklı

Senin ve onun arasında birkaç önemli farklılık var. - There are several important differences between you and him.

Firmamız farklı kültürel etkinlikleri destekler. - Our company supports several cultural events.

several
sürüsüne bereket
several
(Kanun) bağımsız
several
bazısı
several
ayrı ayrı
several
kendi

Birçok genç mühendis istihdam edildi ve onlar kendilerini yeni bir bilgisayar geliştirmek için adadılar. - Several young engineers were employed and were devoted to developing a new computer.

Tom birkaç dili akıcı olarak konuşur fakat onun işi gereği, o sadece kendi ana diline çeviri yapar. - Tom speaks several languages fluently, but for his job, he only translates into his native language.

several
çeşitli

Ben çeşitli vesilelerle Chuck's Diner'da yemek yedim. - I have eaten at Chuck's Diner on several occasions.

Bando çeşitli marşlar çaldı. - The band played several marches.

several
bir kaçı
several
kimi
several
birtakım

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

several
severally birer birer
several
{s} bir takım

Bir takım hataların birleşimi kazaya neden oldu. - A combination of several mistakes led to the accident.

Son fırtınada bir takım evler hasar gördü. - Several houses were damaged in the last storm.

several
tek

O, bu öğüdü toplantı boyunca birkaç defa daha tekrarladı. - He reiterated this advice several more times during the meeting.

Kelimeyi onun için birkaç kez tekrar ettim. - I repeated the word several times for her.

several
{s} ayrı, tek
Английский Язык - Английский Язык
several
each particular taken singly; an item; a detail; an individual

    Расстановка переносов

    each par·ti·cu·lar tak·en singly; an item; a detail; an in·di·vi·du·al

    Произношение

Избранное