doğmuş

listen to the pronunciation of doğmuş
Турецкий язык - Английский Язык
borne
engendered
born

My father was born in Matsuyama in 1941. - Babam 1941'de Matsuyama'da doğmuş.

I would rather have been born in Japan. - Japonya'da doğmuş olmayı tercih ederdim.

doğ
birth date

No one can have three different birth dates. - Hiç kimsenin üç farklı doğum tarihi olamaz.

May I have your birth date? - Doğum tarihinizi alabilir miyim?

erken doğmuş
(Tıp) untimely
erken doğmuş
(Tıp) precocious
doğ
be born

Life would be infinitely happier if we could only be born at the age of eighty and gradually approach eighteen. - Sadece seksen yaşında doğabilseydik ve yavaş yavaş on sekiz yaşına varabilseydik, yaşamımız çok daha mutlu olurdu.

A sure method to be rich is to be born rich. - Zengin olmak için kesin bir yöntem, zengin doğmuş olmaktır.

israil'de doğmuş israilli
Israelis born in Israel
doğ
birth

Yesterday was my seventeenth birthday. - Dün onyedinci doğumgünümdü.

Tomorrow's my birthday. - Yarın benim doğum günüm.

doğ
(abbr. for doğum)
doğ
on
erken doğmuş
abortive
evlilik dışı doğmuş
born out of wedlock
hamilelikteki uyuşturucudan çarpık doğmuş bebek
thalidomide baby
hamilelikteki uyuşturucudan çarpık doğmuş çocuk
thalidomide child
ikiz doğmuş
twinborn
kadir gecesi doğmuş
born lucky
vaktinden önce doğmuş çocuk
premature baby
yaşayabilecek halde doğmuş
(Hukuk) viable
yeni doğmuş
newborn

Mr. Tanaka showed us many pictures of his newborn baby. - Bay Tanaka bize yeni doğmuş çocuğunun bir sürü resmini gösterdi.

A newborn baby is 78 percent water. Adults are 55-60 percent water. - Yeni doğmuş bir bebeğin yüzde 70'i sudur. Yetişkinlerin yüzde 55-60'ı sudur.

yeniden doğmuş
reborn

If I were reborn, I would want to learn the violin. - Yeniden doğmuş olsaydım keman öğrenmek isterdim.

I feel like I've been reborn. - Yeniden doğmuşum gibi hissediyorum.

ölü doğmuş
stillborn
önce doğmuş çocuk
premature baby
özgür doğmuş
free-born
Турецкий язык - Турецкий язык
doğma
panihade
zade
doğmuş
Избранное